Kimyasal maddelerin çoğalması, çevre kirliliği, dijital dünyada artan alternatif tıp araştırmaları ile kullandığımız hemen hemen birçok ürünün sağlığımıza zararlı olduğunu fark etmeye başladık. Peki alternatifimiz nedir? Doğal içerikler ile ruhumuzu, bedenimizi, zihnimizi eski sağlığına nasıl kavuşturabiliriz? Fabrikalaşmış dünyada doğal içerikli ürünler gerçekten var mı? Bu ve benzer soruların ortak cevabına merhaba deyin: AROMATERAPİ.
Aromaterapi Eski Yunancadaki aroma = koku ve therapeia = tedavi kelimelerinin bir arada kullanılmasıyla oluşmuştur. Genel tanımı ise bitkilerin meyve, tohum, kabuk, kök, çekirdek, yaprak, sap veya gövde gibi kısımlarından farklı distilasyon yöntemleri ile elde edilen öz yağ anlamını taşır. Aromaterapi, bitkilerde bulunan uçucu yağlar ile yapılan bir tedavi sistemidir. Uçucu yağlar limbik sistemi harekete geçirerek sinir sistemine etki eder. Uçucu yağlar bitkilerin ruhudur ve bu ruh doğru kullanım ile bedenimize şifa kaynağı sağlar.
Aromaterapiyi sadece hoş koku olarak değerlendirmemek gerekir. Her birinin içinde barındırdığı şifa kaynakları doğru kullanıldığında ve doğru ürünlerle karıştırıldığında bedenimize fiziksel ve ruhsal açıdan birçok fayda sunar. Bunu en iyi tarih kitaplarındaki araştırmalarımızdan anlıyoruz.
Aromaterapinin kökeni milattan önce 5000 yıllara kadar dayanır. Mısır’dan Mezopotamya’ya, Çin’e kadar birçok eski medeniyette aromaterapi ve şifalı bitkilerin etkilerinden yararlanmıştır. Dini törenlerde, hastalıklar ile mücadelede, Tanrı’ya şükranları iletmekte, hoş koku amacıyla çeşitli kullanımları bulunmakta. Örneğin, Eski Mısır’da mumyaları sarmak, mezar kokularını bastırmak için sürekli kokulardan, tütsülerden ve reçinelerden yararlanıldığı yazılmaktadır. 1922 yılında Tutankhamon’un mezarı açıldığında bulunan kaplarda değişik türlerdeki ağaç reçinelerine rastlanılması da en bilinen örneklerdendir. Orta çağda aromaterapinin gelişmesi ise Fransız kimyager Gattefosse’nin labaratuvarında çıkan yangın sonucu yaralarını iyileştirmek için lavanta yağını kullanması ve etkisi karşısında kendini bu alanda araştırma yapmaya yöneltmesi ile olmuştur.
Aromaterapiyi günümüzde fiziksel ve zihinsel rahatsızlıklarımızı gidermede alternatif tıp olarak kullanıyoruz. Cilt bakımı, stres, baş ve vücut ağrılarını dindirme, uyku bozuklukları yaygın kullanım alanları arasında yer alıyor. Özellikle cilt rahatsızlıklarında, kimyasal içerikleri bir kenara bırakıp, doğal ürünlerle tedavi olmak isteyen kişilerin ilgili oldukça yüksek. Alınan sonuçlar da kişilerin aromaterapiye olan ilgisinin daha da artmasını sağlıyor.
Bedenimizi, ruhumuzu iyi hissettirecek, şifa sunacak aromaterapi ürünlerini, size iyi gelecek yönlerini keşfederek kullanmak oldukça önemlidir. Sizler için sunduğumuz 20 farklı uçucu yağdan size en iyi gelecekleri tercih edebilirsiniz. Doğru kullanım yöntemleri ile zamanla şifa ve güzellik ile buluşmanızı dileriz.